Liman-İş'ten basın açıklaması: Borusan Port yönetimi Anayasayı ve kanunları tanımaz bir hale gelmiştir

Liman-İş'ten basın açıklaması: Borusan Port yönetimi Anayasayı ve kanunları tanımaz bir hale gelmiştir
Gemlik Port işçilerinin Liman-İş'te örgütlenme girişimleri üzerine yaşanan işten çıkarma, baskı ve yetki gaspına karşı işçiler gerçekleştirilen basın açıklamasında, "Borusan Port yönetimi Anayasayı ve kanunları tanımaz bir hale gelmiş ve çalışan dört işçiyi sendikaya üye oldukları ve limanda çalışan diğer işçilere de gözdağı vermek için iş akidlerini haksız bir şekilde fesih etmiş ve işten atmıştır" ifadelerine yer verdi.
Gemlik Port işçilerinin Liman-İş'te örgütlenme girişimleri üzerine yaşanan işten çıkarma, baskı ve yetki gaspına karşı işçiler gerçekleştirilen basın açıklaması gerçekleştirildi. Gerçekleştirilen basın açıklamasına çok sayıda işçi ve sendika üyleri dışında İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu ve Gemlik belediye Başkan yardımcısı Durmuş Uslu'da katılım gösterdi.
Liman-İş Sendikası işçileri tarafından yapılan açıklama şöyle;
Geçtiğimiz mart ayı başlarında Bursa ili, Gemlik ilçesinde bulunan Borusan Grup'a ait Borusan Port limanında çalışan işçiler, anayasal hak olan (Anayasanın 51. Maddesi) sendikaya üye olma haklarını kullanarak Liman-İş sendikasına üye olmuşlardır ve kısa bir süre içinde Borusan Port limanında çalışan işçilerin %85'i üyelik işlemlerini tamamlamışlardır.
Bu süreçten sonra çalışanlarını; bir çok hukuksuz, yasal olmayan standart altı şartlarda ve piyasanın altında ücretlerle köle düzeninde çalıştıran Borusan Port yönetimi Anayasayı ve kanunları tanımaz bir hale gelmiş ve çalışan dört işçiyi sendikaya üye oldukları ve limanda çalışan diğer işçilere de gözdağı vermek için iş akidlerini haksız bir şekilde fesih etmiş ve işten atmıştır.
Limanda çalışan diğer işçiler, bu hukuksuz ve yasal olmayan, insan onuruna yakışmayan çalışma koşullarına, emeklerinin karşılığını alabilmek ve anayasal haklarını kullandılar diye işten atılan dört arkadaşına destek verebilmek için Borusan Port limanında 21 Mart 2024 tarihinde saat 15:00'ten başlayarak çalışmama haklarını kullanmışlardır.
Ülkemizin de 1952 ve 1992 yıllarında taraf olup onayladığı ILO 87 ve ILO 98 sayılı sözleşmeler gereğince limanda çalışmama haklarını sürdüren işçiler bu süreçte liman yönetimi tarafından defalarca haksız ve hukuksuz bir şekilde tehdit edildiler. Anayasanın 90. Maddesinin de belirttiği gibi Türkiye Cumhuriyetinin imzalamış olduğu uluslararası sözleşmeler ulusal kanun hükmündedir. Her hangi bir itilafta bu hükümler tartışılamaz ve anayasa mahkemesine taşınamaz.
İşveren bu yukarıda saydığımız hukuksuzluklara ve kanunsuzluklara 24 Mart 2024 günü akşamı limana çevik kuvvet ekiplerini çağırarak bir yenisini daha eklemiştir. Bu olayların başından beri haklarının bilincinde olan, emeklerinin karşılığını ve insan onuruna yakışır bir şekilde çalışma şartlarının oluşmasını isteyen liman işçileri, uğradıkları tehdit, baskı, kanunsuzluk ve hukuksuzluğa boyun eğmeden, dimdik bir duruş sergilemişlerdir.
Bu süreçte Liman-İş sendikası, limanda çalışan üyeleri ve sendika üyesi olduklarından dolayı işlerini kaybeden dört üyesi için işveren ile defalarca temas kurmaya çalışıp, yaşanan olayları diyalog yolu ile çözmeye çalışmış fakat işveren tüm diyalog yollarını kapatıp, olayı çözümsüzlüğe doğru götürmüştür.
24 Mart 2024 akşamı çevik kuvvet ekiplerinin limana girişinden sonra Liman-İş sendikası Genel Başkan Yardımcısı Musa Kizir, Gemlik'te yayın yapan yerel birtv kanalından canlı yayınla, tüm Gemlik halkını, milletvekillerini, sivil toplum kuruluşlarını, siyasi parti yöneticilerini kısacası tüm kamuoyuna çağrı yaparak Borusan Port limanında yaşanan işçi kıyımına, hukuksuz ve yasal olmayan tüm uygulamalara dur demek, emeğin ve alın terinin kutsallığına sahip çıkmak için Borusan Port limanının önüne davet etmiştir.
Yapılan çağrı sonunda milletvekilleri, belediye başkanları, belediye başkan adayları, siyasi parti yöneticileri, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve emeğin savunucusu olan herkes Borusan Port limanındadesteklerini göstermek için toplanmıştır.
Yapılan görüşmeler neticesinde uzlaşma yolu aranmış, milletvekilleri ve belediye başkanları arabulucu rolü üstlenmişlerdir. Uzlaşı sonunda Borusan Port liman yönetimi bazı taahhütlerde bulunmuştur. Bunlar sırası ile;
1- Anayasal haklarını kullanarak sendikalı oldukları için işten atılan dört işçimiz işlerine tekrardan geri dönecek.
2- İşveren limanda çalışan hiçbir işçiye sendikalı oldu diye baskı, zorlama ve tehdit yolunu kullanmayacak. Sendika örgütlenmesinin önüne kesinlikle bir engel çıkarmayacak, sendikalaşmalarını tanıyacak
3- Limanda çalışılmayan dört gün için işçilerin ücretlerinden her hangi bir kesinti yapılmayacak.
4- Limanda çalışan işçiler anayasal olmayan ve hukuksuz olan uygulamalara karşı çıktıkları için işveren tarafından her hangi bir hukuki süreç başlatılmayacak.
Borusan Port yönetiminin tüm milletvekilleri, belediye başkanları ve orada bulunan tüm kamuoyunun şahitliğinde vermiş olduğu yukarıda taahhütlerden sonra, limanda bulunan işçiler, işlerinin başına dönmüştür.
Tüm bu olaylardan sonra Borusan Port yönetimi taahhütlerini yerine getirmemiş, limanda çalışan işçiler üzerinde yine baskı ve tehdit yolunu kullanmayı seçmiştir. Sendikamız bu süreçte de halen diyalog yolunu açma çabalarını sürdürmüş ve halen sürdürmeye devam etmektedir. Ayrıca sendikamız uluslararası arenada bağlısı olduğu ve komitelerinde görev aldığı kısa adı ITF ( Uluslararası Taşımacılık İşçileri Federasyonu) olan üst kuruluşu ile temasa geçip Global Destek çağrısı yapmıştır. Dünya genelinde 18.5 milyon üyesi ve 714 bağlı sendikası bulunan ITF, sendikamızın Global Destek çağrısına cevap vermiş, Sadece Anayasal haklarını ve emeklerinin karşılığını isteyen ve bunun için mücadele eden üyelerimizin her koşulda yanlarında olduğunu bildirmiştir.
Bugün geldiğimiz noktada işveren her hangi bir sebep olmaksızın limanda çalışan 27 üyemizi ilk başta ücretsiz daha sonra oluşacak tepkiden dolayı ücretli izine çıkartıp, yine limanda çalışan 122 İşçimiz içinde savcılığa suç duyurusunda bulunmuştur.
Ülkemizin yaşamış olduğu bu zor dönemde tek dertleri emeklerinin karşılığını almak, ailelerine daha iyi bir yaşam imkanı sunmak ve insan onuruna yakışır şartlarda çalışmak olan Borusan Port liman İşçileri asla ve asla bu mücadelerinden vazgeçmeyecektir. Bu zamana kadar hiçbir şekilde ve şartta sermayenin önünde eğilmeyen, sadece ve sadece üyelerinin hak ve hukuklarını koruyup Toplu Sözleşmeler ile üyelerine daha iyi standartlarda, emeklerinin karşılığını alması için çabalayan ve insan onuruna yakışır bir çalışma ortamı sunmaya çalışan Liman-İş sendikası ilk gün olduğu gibi bugünde üyelerinin yanındadır ve sonuna kadar olmaya devam edecektir.
Borusan Yönetimine açık çağrımızdır.....
Bir an önce anayasa aykırı, hukuksuz ve yasal olmayan bu yollardan vazgeçin. Yaptığınız reklamlar ve söylemler ile değil, gerçekte çalışanlarınıza verdiğiniz önemi ve değeri uzlaşma masasına sendikamız ile beraber oturarak gösterin... Şunu çok iyi bilin, emeğin gücünün önünde hiçbir şey duramaz. 
Haber: Yalçın Fındık

Yorum Gönder

Please Select Embedded Mode To Show The Comment System.*

Daha yeni Daha eski