Düzenleneceğini duyduğumuzdan beri merakla beklediğimiz, güçlükle bilet bulabildiğimiz, uğruna yepyeni bir oyunun prömiyerine bile gitmediğimiz Çağan Irmak Filmlerinden Şarkılar konseri 03.03.2016 tarihinde İşSanat Konser Salonu'nda gerçekleşti.
Özenli bir hazırlık sürecinden geçildiğini belli eden gecede hemen her şey bir saat dakikliğinde ilerledi. Ne fazladan bir konuşma, ne de herhangi bir sunum ya da gereksiz ögenin bulunmadığı gecede sadece müzik vardı, bir de izleyicilerin coşkun sevgisi...
Kimilerinin çok sevdiği, kimilerininse burun kıvırdığı; benim ise anlatım dilini çok beğendiğim başarılı yönetmen ve senarist Çağan Irmak'ın Ulak filmindeki görüntüleri ve filmin enstrümantal müziği üzerine adını öğrenemediğim erkek vokalistin gözümden yaşlar gelmesine neden olacak kadar olağanüstü vokali ile başladı gece... Kendi adıma çok etkileyici, büyüleyici bir başlangıçtı! Sonrasında Babam ve Oğlum filmi ve Çemberimde Gül Oya dizisinin görüntüleri üzerine vokaller eşliğinde ilgili müzikler geldi. Ardından Lacivert şık kıyafetiyle Çağan Irmak geldi sahneye, Nilüfer'in 1976 yılında yayınlanan ikinci albümünde seslendirdiği sözleri Ülkü Aker'e, müziği Onno Tunç'a ait o nefis Son Arzum yorumu ile... Daha önce de çeşitli vesilelerle sahnede şarkılar seslendiren Irmak'ın vokalini ne denli geliştirdiği bu konserde seslendirdiği şarkılarla iyice ortaya çıkmış oldu. Yazdığı senaryolar ve yönetmenliği yanında filmlerinde müzik kullanımına çok önem veren ve bunu başarılı bir şekilde uygulayan Çağan Irmak'ın film ve dizi görüntüleri tüm gece boyunca perdeye yansıdı...
Konserin müzik direktörlüğünü üstlenen Sabri Tuluğ Tırpan'ın başarılı yönetimiyle birlikte konuklar birer birer sahneye gelmeye başladı. Muhtemelen ilk sırada sahneye çıkmasının getirdiği tedirginliği hissettiğimiz Gökçe Bahadır, Bana Yalan Söylediler'i söyledi. Heyecanını yendikten sonra açılan Bahadır, gece boyunca söylediği bu ve diğer şarkılarla birlikte (deyim yerindeyse) hem göze, hem de kulağa hitap etti!
Gel ya da Git... Unutursam Fısılda'nın en güzel şarkılarından sözü, müziği ve düzenlemesi Kenan Doğulu'ya ait bu şarkıyı Sevgili Gizem Erdem seslendirdi. Sahneye hakimiyeti, bedenini kullanışı her zaman olduğu gibi profesyonel bir zarafet içeren Gizem Erdem'i kırmızı şık tuvaletiyle izlemek çok keyifliydi.
Derken Goncagül Sunar gelip iki şarkı birden seslendirdi; Funda'nın 1976 tarihli 45'liği Çaresiz ve 1974 tarihli bir Mehmet Teoman/Nükhet Duru klasiği Beni Benimle Bırak. Her iki yorumunda da başarılı olan Sunar, şıklığıyla gecenin dikkat çeken konuklarındandı.
Müzikal anlamda gecenin en zayıf iki halkasından biri olan Sayın Yetkin Dikinciler tüm iyi niyetiyle Babam ve Oğlum filminin en beğendiğim şarkılarından Yunan besteci Evanthia Reboutsika'nın bestesi Bir Şans Daha'yı seslendirmeye çalıştı. En pes tondan okuduğu şarkı tabii ki Cihan Okan'ın seslendirdiği orjinalinin etkisinde değildi ama olsun, bir oyuncu olarak kendisini sevip saydığımızdan alkışlarımızı esirgemedik kendisinden...
Sonrasında Unutursam Fısılda film müzikleri albümünde Çağan Irmak'ın seslendirdiği Kenan Doğulu imzalı Beni Bırakma'yı söyleyen Meltem Cumbul geldi sahneye... Onca sahne tecrübesine rağmen (nedense) ezberleyemediği şarkı sözlerini önündeki prompter'dan okuyan ve bunu özellikle belli edermişçesine hareketsiz durarak seslendirdiği şarkıyla gecenin en şaşırtıcı performanslarından birine imza atmış oldu Sayın Cumbul!
Gecenin bir diğer zayıf halkası olduğunu düşündüğüm Cemal Hünal, başrolünde oynadığı Issız Adam filminden sonra dillere marş haline gelen Ayla Dikmen klasiği Anlamazdın ile girdi sahneye, yine çok pes bir tondan... Hemen ikinci kupleyi söyleyerek sahneye gelen Işıl Yücesoy olmasa bu şarkı nasıl tamamlanırdı bilemiyorum ama Yücesoy sesiyle, tavrıyla, duruşuyla tüm izleyicileri avucuna almayı bildi! Gecenin en yüksek, en coşkulu dakikaları, Işıl Yücesoy'un varlığı ve ardından gelen sürpriz ile devam etti! Gizem Erdem, Goncagül Sunar ve Gökçe Bahadır'ın; Unutursam Fısılda'da Farah Zeynep Abdullah tarafından seslendirilen Eyvah'ı hoş bir koreografi ve dönem kostümleriyle sunmalarıyla konserin yaklaşık 45 dakika süren ilk yarısı sonlanmış oldu. En coşkulu anda verilen arada herkes çok keyifliydi...
ARA
Issız Adam ve Dedemin İnsanları görüntülerine gitarıyla eşlik eden besteci Cenk Erdoğan ile başlayan ikinci yarıda Çağan Irmak, Nadide Hayat filminde de seslendirdiği, Camino adlı orjinalinden Türkçe sözlerle Selda'dan 1974'te dinleyip sevdiğimiz O Günler'i gayet başarılı bir şekilde seslendirdi. Bu arada 14 kişilik orkestranın uyumu ve başarısı da gözden/kulaklardan kaçacak gibi değildi.
Gökçe Bahadır'ın kırmızı payetli, derin yırtmaçlı tuvaleti ve mor otrişiyle assolist dönemine gönderme yaptığı, sözü-müziği Vedat Yildirimbora'ya ait olan ve bugüne dek farklı birçok yorumunu dinlediğimiz Dert Bende şarkısındaki performansı, sahnenin tamamına hakim oluşu, dansı ve göz kamaştıran güzelliği görülmeye değerdi doğrusu!
Bana (ve şarkının sonundaki alkış ve çığlıklardan anlaşıldığı üzere muhtemelen birçok izleyiciye) göre gecenin en olağanüstü yorumu Afife ödüllü Sevgili Tuğrul Tülek'ten geldi! Prensesin Uykusu adlı masalsı Irmak filminin Redd imzalı muhteşem şarkısını fevkalade yorumlayan Tülek, Prensesin Uykusuyum ile müzikal (ve dahi görsel) bir zirve gerçekleştirerek kendisine bir kez daha hayran bıraktı. Şarkının bundan daha iyi bir yorumunu dinlemek pek mümkün olamaz herhalde... Oyunculuk, yönetmenlik, çevirmenlik, eğitmenlik, DJ'lik gibi meziyetlerinin yanı sıra Tuğrul Tülek'in şarkıcılığına da 10 tam puan!
Tülek'in yüksek enerjisinin etkisinden henüz kurtulamamışken tekrar sahneye gelen Goncagül Sunar, olağanüstü bir düzenlemeyle Çemberimde Gül Oya'yı seslendirdi. Gerek orkestral düzenleme, gerekse yorum olarak gecenin en keyifli anlarından biriydi...
2013 tarihli Tamam mıyız? filmi için daha önce Çağan Irmak'ın seslendirdiği Ayak İzi'ni seslendiren Cemal Hünal'ın (malum) performansından sonra sahneye gelen Halil Sezai, Nil Burak'ın 1978 tarihli Yalnızım Ben'ini olağanüstü yorumladı! Tülek ile birlikte gecenin aklımda kalan en iyi iki performansından birine imza attığını düşündüğüm Sezai, o bildiğimiz ses oyunlarına, farklı yorumlara hiç girmeden su gibi okudu şarkıyı. Sanırım gecenin en büyük zevkini bu dakikalarda aldım, tebrikler Halil Sezai!
İki Kişilik Yaz'da muhteşem bir performans sergileyen Tuğrul Tülek - Gizem Erdem ikilisinin birlikte seslendirdikleri Nafile'de şarkı sözlerindeki kimliklere bürünüp 'oynayarak' oyunculuklarını gösterme fırsatı buldukları şarkıdan sonra Unutursam Fısılda'nın gözlerden yaşlar akıttıran 'yüksek' final sahnesinde Hümeyra'nın seslendirdiği Kirli Beyaz Kedi ile bir kez daha sahneye gelen Işıl Yücesoy'a geldi sıra... Sahneye çıktığı an itibarıyla kendine has büyüsü tüm salonu dolduran Yücesoy "70 yaşından sonra yine karşınızdayım" diyerek hepimizi ziyadesiyle etkiledi ve gece boyunca alkışların en büyüğünü aldı.
Bu kez beyaz ceketiyle sahneye gelip Işıl Yücesoy'un elini öpen Çağan Irmak, Kenan Doğulu'nun 2009 tarihli Patron albümünde de yer alan ve Unutursam Fısılda'da Farah Zeynep Abdullah tarafından başarıyla seslendirilen Sevdim'i yorumladı.
Konsere katılacağı açıklanan Emre Karayel ve Melis Birkan dışında gecede hazır bulunan tüm ekibin sahne üzerinde yerlerini alıp Bir Mazi Bin Hatıra'yı seslendirmesiyle konserin ve keyifli bir gecenin sonuna geldiğimizi anladık... Tüm seyircileri ayaklandıran Işıl Yücesoy'un da verdiği coşkuyla hepimiz ayağa kalkarak hem Bir Mazi Bin Hatıra'nın tekrarına katıldık, hem de 'bis' niyetine hep bir ağızdan Anlamazdın'ı terennüm ettik!
Tanıtımlarda bize vaad edilen 'sürpriz' herhangi bir konuğun olmamasını dert etmedik kendimize... Asmalı Konak, Çemberimde Gül Oya, Şaşıfelek Çıkmazı, Keşanlı Ali Destanı dizileri, Çilekli Pasta adlı TV filmi, 13 kısa filmden oluşan Kabuslar Evi projesi ve Ulak, Bana Şans Dile, Issız Adam, Babam ve Oğlum, Karanlıktakiler, Prensesin Uykusu, Mustafa Hakkında Herşey, Dedemin İnsanları, Unutursam Fısılda, Nadide Hayat ve Tamam mıyız? gibi uzun metrajlı filmlere imza atan Sayın Çağan Irmak’ın çıkış noktası olduğu bu tadına doyulmaz gecenin tüm yaratıcılarına teşekkürler...